Mevcut hava kirliliği ile ilgili artan endişelerin arasında, Türkiyeli yetkililer Türkiye'nin en büyük kömürlü termik santrallerinden birinin genişletilmesine onay verdi. Türkiye'nin güneydoğusundaki Afşin-Elbistan A Santrali'nde iki yeni üniteye yeşil ışık yakılması kararı, yerel halkın santralin zaten tehlikeli olan sağlık etkilerini daha da kötüleştireceği yönündeki endişelerine rağmen alındı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Elbistan'daki hava kirliliği seviyelerine ilişkin analizi, kömür santralinin halihazırda insanların sağlığı için önemli tehditler oluşturduğunu gösteriyor. Ocak 2021 ile Haziran 2024 arasında, bölgedeki ortalama PM2.5 kirletici konsantrasyonu (akciğerlerin derinliklerine nüfuz edebilen ve kan dolaşımına girebilen çok küçük partiküller) DSÖ'nün önerdiği yıllık seviyenin beş katından fazla ve önerilen 2030 AB standartlarının neredeyse üç katıydı. Copernicus Sentinel-5P görevinden elde edilen uydu verileri, santrali çevreleyen köylerdeki ortalama zararlı kükürt dioksit (SO2) konsantrasyonunun, kömür santraline 22 km uzaklıktaki Elbistan'daki en yakın hava kalitesi izleme istasyonunda elde edilen verilerden önemli ölçüde daha yüksek olduğunu göstermektedir.
Afşin-Elbistan'daki kömür santrallerinin çevresinde yaşayan insanlar, akademik çalışmaların zehirli havaya bağladığı solunum rahatsızlıkları, kanser, kardiyovasküler hastalıklar ve alerjiler gibi sayısız sağlık sorunu tarif ettiler. İnsan Hakları İzleme Örgütü, bölgedeki hava kirliliğinin neden olduğu mevcut sağlık sorunları ve iklim krizi göz önüne alındığında, kömür santralinin genişletilmesinin potansiyel ağırlaştırıcı risklerini yetkililere defalarca sordu, ancak hiçbir devlet kurumundan yanıt alamadı.
Elbistan'da yerel halk ve Türkiye'deki çevre kurumları, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın kömür santralinin genişlemesine onay vermesine karşı dava açmaya hazırlanırken, bu gibi kararların Türkiye'nin iklim politikaları alanında itibarını kanıtlama çabalarını baltaladığı açık.
Türkiye Kasım ayında Bakü'de düzenlenen #COP29'de yenilenebilir enerji kapasitesini artırmaya odaklanan uzun vadeli bir iklim stratejisi açıklamış, ancak bu stratejide fosil yakıtların kullanımdan kaldırılacağı taahhüdünde bulunmamıştı. Afşin Elbistan'daki kömürlü termik santralin genişletilmesine onay verilmesi, Türkiye'nin enerji dönüşümünün geleceğini ve 2026 yılında BM iklim görüşmelerine ev sahipliği yapmaya aday bir ülke olarak güvenilirliğini sorgulatıyor.
Türkiye hava kirliliğini, sağlık, yaşam ve sağlıklı bir çevreye ilişkin insan haklarını gerçekleştirmeye yönelik anayasal ve uluslararası yasal yükümlülüklerinin bir parçası olarak ele almalı ve özellikle bu yükümlülükler doğrultusunda tüm kömürlü termik santrallerin genişletilmesini durdurmalıdır.